Skip to content Skip to sidebar Skip to footer

Yüze dolgu uygulaması, yüzün belirli bölgelerine hacim kazandırmak, ciltteki kırışıklıkları ve çukurları gidermek ve genel olarak daha genç ve dinamik bir görünüm elde etmek amacıyla yapılan estetik bir prosedürdür. Bu uygulamada hyaluronik asit, kalsiyum hidroksiapatit, poli-L-laktik asit gibi dolgu maddeleri kullanılır. Dolgu maddeleri, cilt altına enjekte edilerek ciltteki boşlukları doldurur, hacim kaybını giderir ve cildi daha pürüzsüz ve dolgun hale getirir.

Dolgu Maddeleri ve Özellikleri

Hyaluronik Asit Dolguları: Hyaluronik asit, vücutta doğal olarak bulunan bir maddedir ve cilde nem kazandırarak dolgunluk sağlar. Hyaluronik asit dolguları genellikle dudak, yanak, nazolabial (burun-dudak çizgisi) bölgeleri ve göz altı çukurlarında kullanılır. Cildi nemlendirici ve gençleştirici etkisi vardır. Ayrıca, diğer dolgu maddelerine kıyasla daha kısa ömürlüdür ve yaklaşık 6-12 ay arasında etkisini sürdürür.

Kalsiyum Hidroksiapatit Dolguları: Bu dolgu maddesi, kemik mineralinden elde edilir ve genellikle yüz konturunu belirginleştirmek için kullanılır. Çene hattı, yanaklar ve nazolabial bölgede etkili sonuçlar verir. Kalsiyum hidroksiapatit dolguları, cilt altında kolajen üretimini tetikler ve böylece ciltte uzun süreli bir dolgunluk ve sıkılaşma sağlar. Etkisi 12-18 ay kadar sürebilir.

Poli-L-Laktik Asit Dolguları: Bu dolgu maddesi, cilt altına enjekte edildikten sonra kolajen üretimini artırır ve dolaylı olarak dolgunluk sağlar. Çökük yanaklar ve derin kırışıklıklar gibi hacim kaybı yaşanan alanlarda kullanılır. Poli-L-laktik asit dolguları genellikle birkaç seans olarak uygulanır ve etkisi kademeli olarak 18-24 ay sürebilir.

Yüze dolgu uygulamasının en büyük avantajı, cerrahi bir işlem olmadan, kısa sürede ve minimum iyileşme süresiyle yüz hatlarını şekillendirme ve gençleştirme imkanı sunmasıdır. Dolgu uygulamaları genellikle 15-30 dakika içinde tamamlanır ve kişi işlem sonrasında hemen günlük aktivitelerine dönebilir. Ayrıca, hyaluronik asit gibi biyolojik olarak uyumlu dolgu maddeleri kullanıldığı için alerjik reaksiyon riski çok düşüktür. Dolgu işlemi, yüzdeki hacim kaybını giderir ve kırışıklıkları azaltır. Yanaklar, dudaklar, çene hattı ve göz altı gibi bölgelerde yapılan uygulamalarla daha genç ve enerjik bir görünüm elde edilebilir. Aynı zamanda yüz asimetrisini düzeltmek, dudakları dolgunlaştırmak ve çene hattını belirginleştirmek gibi estetik iyileştirmeler de mümkündür.

Her estetik işlemde olduğu gibi, dolgu uygulamalarında da dikkat edilmesi gereken bazı noktalar vardır. Dolgu işlemi mutlaka uzman ve deneyimli bir hekim tarafından yapılmalıdır. Yanlış bölgeye yapılan enjeksiyonlar, yüz ifadesinde bozulmalara, asimetrilere veya geçici morluklara neden olabilir. Dolgu maddesine karşı alerjik reaksiyonlar, enfeksiyon, şişlik ve nadir durumlarda cilt altı nodüller (sertlikler) oluşabilir.

Uygulama Süreci ve Sonrası

Dolgu uygulaması öncesinde, kişinin yüz yapısı ve ihtiyaçları detaylı olarak değerlendirilir. Bu aşamada, cilt tipi, hacim kaybının derecesi ve kişinin beklentileri göz önünde bulundurulur. Uygulama sırasında, genellikle lokal anestezi kremi kullanılarak enjeksiyon yapılacak bölgeler uyuşturulur. Dolgu maddesi ince iğnelerle cilt altına enjekte edilir ve işlem genellikle ağrısız veya hafif rahatsızlıkla tamamlanır. İşlem sonrasında hafif bir kızarıklık veya şişlik görülebilir ancak bu etkiler birkaç gün içinde kaybolur. İşlemden sonra yoğun fiziksel aktivitelerden ve aşırı sıcak ortamlardan (sauna, güneşlenme vb.) kaçınılması önerilir. Sonuçlar hemen gözlemlenebilir, ancak dolgu maddesinin oturması ve nihai sonuçların görülmesi birkaç hafta sürebilir.

Yüze dolgu uygulaması, cerrahi müdahale gerektirmeyen, hızlı ve etkili bir gençleşme ve şekillendirme yöntemidir. Doğru ellerde, kişiye özel planlanmış bir dolgu uygulaması, yüz hatlarını belirginleştirir, cildi pürüzsüzleştirir ve genel yüz estetiğini iyileştirir.